Argun Karslı B., Abul R. Z.(Yürütücü)
TÜBİTAK Projesi, 2022 - 2023
Arılar sadece bal, propolis, arı sütü, polen,
balmumu, arı zehiri gibi ürünler üretmekle kalmaz aynı zamanda doğal ve ticari
bitkisel ürünlerin tozlaşmasına yaptıkları katkı ile ekosistemin, ticari
bitkisel üretimi ve gıda arzının sürdürülebilirliğini sağlarlar. Türkiye gerek
kovan sayısı gerekse bal üretimi bakımında dünyada ön sıralarda yer almasına
karşın, ne yazık ki kovan başına ortalama bal verimi bakımından daha gerilerde
yer almaktadır. İklim, coğrafya ve bitki örtüsü arıcılık için uygun olmasına karşın
kovan başına bal verimi ortalamasının gerilerde kalmasının altında yatan
nedenlerden biride arılardaki hastalık ve zararlılardır. Arı hastalıkları ve
zararlıları arıcılıktan elde edilen ürünlerin miktar ve kalitesini azaltarak
arıcılık faaliyetlerini olumsuz yönde etkilemektedir. Türkiye’de bal arılarında
en sık görülen hastalık ve zararlılar arasında Varroa destructor, Nosemosis, Yavru Çürüklüğü ya da Kireç hastalığı
gösterilebilir. Bu hastlaıklardan Nosemosis yetişkin bal arılarında en yaygın
görülen hastalıklardandır. Hastalığa, Nosema
apis ve Nosema ceranae mikrosporidian
parazitleri sebep olmaktadır. Diğer hastalıklarda olduğu gibi Nosemosis’de de
erken tanı önemlidir. Hastalığın mikroskobik ve moleküler yöntemlerle tanısı
mümkündür. Hastalığın mikroskobik yöntemlerle tanısı mümkün olmasına karşın
hastalık etkeninin Nosema apis ya da Nosema ceranae sporlarından hangisi
olduğunu belirlemek zordur. Buna karşın hastalık etmeninin Polimeraz Zincir
Reaksiyonu (PCR) ile belirlenmesi çok daha kolay ve güvenilirdir. Spesifik
olarak Nosema apis ve Nosema ceranae sporları için
geliştirilen primerler yardımıyla PCR işleminde hızlı ve kesin tanı
yapılabilmektedir. Bu bağlamda önerilen projede Eskişehir ilinde Nosemosis
hastalığı ve bu hastalığa neden olan Nosema türlerinin PCR yöntemiyle tespit
edilmesi amaçlanmaktadır.