Türkiye Klinikleri Tıp Bilimleri Dergisi, vol.207883, pp.78-83, 2002 (Peer-Reviewed Journal)
Amaç : Göziçinde ve değişik retinal bölgelerde vitreus ağırlığından kaynaklanan basınçta anlamlı bir farklılık olup olmadığını ve bu basınç farklılığının retinal damarlar üzerine olan
etkisini değerlendirmek
Yöntem: Göz, dansitesi bilinen bir sıvı olan vitreus ile doldurulmuş küresel bir cisim olarak değerlendirilebilir ve buna
bağlı olarak değişik retina yüzeylerindeki hidrostatik basınç
farklılıkları hesaplanabilir. Vitreus ağırlığına bağlı olarak
gözün üst yarısı ile karşılaştırıldığında gözün alt yarısında
daha fazla hidrostatik basınç vardır. Gözün her tarafına eşit
bir şekilde dağılmış olan göziçi basıncına ek olarak bu hidrostatik basınç gözün alt yarısını daha fazla etkiler. Basınçtaki bu farklılığın retinal damarlar üzerindeki etkisini değerlendirmek için kontrol grubunu oluşturan 25 sağlıklı bireyin
50 gözü ile (grup 1) primer açık açılı glokom (PAAG)'l u 25
hastanın 50 gözünün (grup 2) retinal fotoğrafları kullanılarak
optik disk sınırından üç disk çapı uzaklıkta üst ve alt
temporal arter ve verilerin çaplan ölçüldü.
Sonuçlar: Teorik hesaplamalar, pozisyona bağlı olarak değişik
retina bölgelerinde 1.5 mmHg civarında değiştiği gözlenen
vitreus ağırlığına bağlı basınç değişikliğinin ihmal edilemez
olduğunu gösterdi. Laplace kanununa göre bu hidrostatik basınç değişimleri retinanın farklı bölgelerindeki kan damarlarında değişikliklere yol açabilir. PAA G ve kontrol grubunda
temporal arter ve verilerin çapları arasındaki fark anlamlı
değilken (p>0.05), her iki grupta da üst temporal arter ve
venlcrin çapları alt temporal arter ve venlerin çaplarından
anlamlı olarak düşük bulundu (p<0.01).
Tartışma : Bilindiği gibi 1 mmHg göziçi basınç farkı görme alanı
defektleri için bir risk faktörüdür. Buna bağlı olarak, teorik
sonuçlarımız göz küresinin alt ve üst bölgelerindeki basınç
farkının görme alanı hasarlarının değerlendirilmesi için dikkate alınmasını göstermektedir. Aynı zamanda bu basınç değişiminin farklı çaptaki retina damarlarında farklı etkilere
neden olabileceği de düşünülebilir. Bunları dikkate almak
asimetrik görme alanı değişikliklerinin aydınlatılmasında gelecek çalışmalar için yararlı olabilir.