Derin anemisi olan hastada bilateral peribulber blok ile şaşılık cerrahisi


Creative Commons License

Kılıç Y., Güler E. E., Gürsoy H. H.

20. Ulusal Rejyonal Anestezi Kongresi, Antalya, Türkiye, 9 - 12 Mayıs 2024, sa.12, ss.45

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.45
  • Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

GİRİŞ-AMAÇ

Oftalmik cerrahide kullanılan birçok anestezi tekniği vardır ancak tekniğin seçiminde her hasta için bireysel özellikler göz önünde bulundurulmalıdır. Rejyonel teknikler komplikasyon oranlarının düşük olması ve avantajları nedeniyle genel anesteziye tercih edilmektedir. (1)

Peribulber blok da, oftalmik cerrahide anestezi ve akinezi sağlamak için kullanılan rejyonal anestezi tekniklerinden biridir. Ekstrakonal verilen lokal anestezik ile optik sinir hasarından kaçınılmaktadır. Peribulber blok, fazla miktarda lokal anestezik ajan verilmesi gibi dezavantajları olmasına rağmen oftalmik cerrahide daha az komplikasyona yol açması nedeniyle sıklıkla tercih edilir (2). Oftalmik cerrahi geçirecek hastalarda peribulber anestezi altında major komplikasyonların oranı %0,006 olarak bildirilmiştir (3). Hemoglobin (Hb) 7 altında olması genel anestezinin ertelenmesi gerekliliği ve peroperatif morbidite ve mortalite gelişimi açısından riskli olması nedeniyle önem taşır. Oftalmik anestezide rejyonal blok teknikleri bu morbidite riskini azaltmaktadır (4). Hb:4.8 g/dl olan hastada bilateral peribulber blok ile şaşılık cerrahisi deneyimimizi sunmak istedik.

OLGU

37 yaş kadın hastaya bilateral şaşılık cerrahisi planlandı. Hastanın preoperatif değerlendirmede bilinen derin kronik demir eksikliği anemisi mevcuttu. Hastanın dil bağı nedenli çocuk yaşta geçirilmiş cerrahisi mevcuttu ve fizik muayenesinde ağız açıklığı kısıtlıydı. Ekg de sinüs taşikardisi mevcuttu. (114 atım/dk) Preoperatif rutin laboratuar değerlendirmelerinde hemoglobin 4.8 g/dl hemotokrit %19.5 diğer sonuçlarında anormallik yoktu. Preoperatif risk skoru ASA II’idi . Hastanın vakanın ertelenmesini istememesi ve olası riskleri kabul etmesi nedeniyle, zor havayolu olasılığı da göz önünde bulundurularak hastaya bilateral peribulbar blok planlandı. Standart monitorizasyon eşliğinde hasta 1 mg midazolam , 25 mcg fentanil, 10 mcg deksmetodomidin ile sedatize edildi. Her iki göze 5 er cc ( 2.5 cc %2 lidokain ve 2.5 cc %0.5 bupivakain) verilerek bilateral peribulbar blok oluşturuldu. Vakanın 18. Dakikasında 10 mcg deksmetodimidin eklendi. Cerrahi sorunsuz tamamlandı. Ameliyat sonunda göz küresi hareketleri tamdı, göz kapağı hareketleri parsiyeldi. Postoperatif 3. saatte göz kapağı hareketleri de tam olarak değerlendirildi.

TARTIŞMA-SONUÇ

Oftalmik girişimlerde genel anestezinin riskli vakalarda rejyonel teknikler ön plana çıkmaktadır. Rejyonel teknikler hasta memnuniyetini ve güvenliğini arttırmaktadır, günübirlik cerrahi imkanı vererek maliyeti azaltmaktadır. Hastamızın kozmetik kaygılarının ön planda olması sebebiyle vaka tarihini ertelemeden genellikle genel anestezi altında yapılan bu cerrahiyi, alışılmışın dışında bilateral peribulber blok ile sorunsuz şekilde tamamladık. Peribulber bloğa bağlı komplikasyonlar nadir olsa da göz ardı edilmeden hasta monitörizasyonu ihmal edilmemelidir.

Anahtar Kelimeler : anemi, oftalmik rejyonal anestezi, peribulber blok , şaşılık

KAYNAKÇA

1)

Kafkas J Med Sci 2023; 13(2):209–214

2)

Alhassan MB, Kyari F, Ejere HO. Peribulbar versus retrobulbar anaesthesia for cataract surgery. Cochrane Database Syst Rev 2015; 2: CD004083.

3)

Tekin Y, Çağatay Ç. Oftalmik Cerrahide Lokal Enjeksiyon Anestezileri: Derleme. Turk J Ophthalmol 2009; 39: 496-505.

4)

Perioperatif Hasta Kan Yönetimi Rehberi: Modul 2