Çalışmamızın amacı Parkinson Hastalığı (PD) ile Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu (YBMD) tipi ve evresi arasındaki ilişkiyi araştırmak idi.. Prospektif çalışmamızda kuru tip YBMD grubu 296 erken evre ve 284 geç evre hastadan oluşuyordu. Neovasküler AMD grubu 285 erken ve 277 geç evre hastayı içeriyordu. Kontrol grubu 300 hastadan oluşuyordu. YBMD hastaları kuru ve neovasküler tip ile erken ve geç evre olarak gruplandırıldı. Hastalara PH için ilaç kullanımı sorgulandı ve kullananların hastalıklı olduğu kaydedildi. PH'de görülen şikayetlerden herhangi birinin mevcut olması durumunda hasta nöroloji uzmanına yönlendirildi. Kontrol grubunun %1'inde, neovasküler tip YBMD grubunda ise %4,6 oranında PH saptandı ve bu fark anlamlıydı (p:0,04). Bu fark hem erken (%4,5) hem de geç dönemde (%4,6) mevcuttu (p:0,04, p:0,04). Neovasküler YBMD hastalarında PD 3,78 kat daha fazla saptandı (p:0,03), hem erken (3,72 kat) hem de geç dönemde (3,82 kat) anlamlı ilişki mevcuttu (p:0,03, p:0,03). Kuru tip YBMD grubunda %2,7 PD tespit edildi ve istatistiksel olarak fark saptanmadı (p>0,05). Bu fark erken dönemde (%2,3) ve geç dönemde (%2,8) anlamlı bulunmazken, kuru tip YBMD ile de ilişki saptanmadı (p>0,05). Ayrıca YBMD'nin tek taraflı ve iki taraflı tutulumu PH ile ilişkili değildi (p>0,05). Çalışmamız hem erken hem de geç neovasküler YBMD ile PD arasındaki ilişkiyi ortaya çıkardı. Ancak hem tek taraflı hem de iki taraflı tutulum açısından anlamlı bir ilişki saptanmadı.
The aim of the study was to investigate the distance between Parkinson's Disease (PD) and Age-Related Macular Degeneration (AMD) type and stage.. Our prospective study, the dry-type AMD group consisted of 296 patients with early and 284 patients with late-stage. The neovascular AMD group included 285 early and 277 late-stage patients. The control group consisted of 300 patients. AMD patients were grouped as dry and neovascular type and early and late stage. The patients were questioned about the use of drugs for PD, and the use was recorded as having the disease. If any of the complaints seen in the PD were present, the patient was referred to a neurologist. PD was detected in 1% of the control group and 4.6% in the neovascular type AMD group, and this difference was significant (p:0.04). This difference was present in both the early (%4.5) and late-stage (%4.6 ) (p:0.04, p:0.04). PD was determined 3.78 times greater among neovascular AMD patients(p:0.03), and significant association was present in both early (3.72 times) and late-stage (3.82 times) (p:0.03, p:0.03). In the dry-type AMD group 2.7% PD was detected and there was no statistical difference (p>0.05). This difference was not significant in the early stage (%2.3) or late-stage (%2.8) and also there was no association with dry-type AMD (p>0.05). Also, unilateral and bilateral involvement in AMD was not associated with PD (p>0.05). Our study revealed the association between both early and late neovascular AMD and PD. However, any significant relationship was not detected in terms of both unilateral and bilateral involvement.