DİYABETİK HASTADA BEL AĞRISININ NADİR BİR NEDENİ: SPİNAL EPİDURAL APSE / A RARE CAUSE OF BACK PAIN IN DIABETIC PATIENT: SPINAL EPIDURAL ABSCESS


Topak A., Beyazal M., Beyazal Çeliker F., Gündoğdu H., Serdaroğlu Beyazal M.

41. ULUSAL RADYOLOJİ KONGRESİ, Antalya, Türkiye, 24 Ekim - 01 Kasım 2020, ss.584-585

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.584-585
  • Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Giriş

 

Spinal epidural apseler, spinal epidural boşluğun piyojenik enfeksiyonudur. Genellikle diyabet, immünsupresyon gibi altta yatan bir neden vardır. Görüntüleme en iyi Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) ile yapılır ve sıklıkla acil cerrahi gereklidir (1).

Olgumuzda bel ağrısı ile başvuran 59 yaşında bir diyabet hastasında ortaya çıkan spinal epidural apseyi MRG bulgularıyla birlikte sunmayı amaçladık.

 

Olgu Sunumu

 

Bilinen diyabeti olan 59 yaşında erkek hasta son 2 haftada artan bel ağrısı şikayeti ile acil servise başvurdu. Laboratuvar tetkikinde diyabetik ketoasidoz, CRP:205 (0-5) ve WBC:28.000 saptandı. Tanı ve tedavi amaçlı yatırılan hastanın bel ağrısında gerileme olmaması üzerine lomber bölgeye yönelik çekilen kontrastlı MRG tetkikinde; lomber bölgede, anterior epidural mesafede T1A görüntüde izo-hipointens, T2A görüntüde hafif hiperintens, İVKM sonrası çevresel kontrast tutan, 13 cm uzunluğunda, en geniş aksiyel boyutu 16x8 mm olan lobüle konturlu lezyon alanı izlendi. Ayrıca L2-3 düzeyinde sağ faset posterior komşuluğunda çevresel kontrast tutan en büyüğü 14x8 mm ebatlı lezyon alanları izlendi. Spinal kanal belirgin daralmış görünümdeydi. Lezyonlar epidural apse olarak değerlendirildi (Resim 1 ve 2).  Hastanın daha sonra servikal bölgeye yönelik çekilen kontrastlı MRG tetkikinde spinal kanal içerisinde; servikal bölgede anterior epidural mesafede, torakal bölgede posterior epidural mesafede yaklaşık 5 mm kalınlığa ulaşan T2A görüntüde hiperintens, T1A görüntüde hipointens sinyal özelliğinde kolleksiyonlar izlendi (Resim 3 ve 4). Hastanın servikal ve torakal düzeydeki bu lezyonları da epidural apse olarak yorumlandı. Hastaya beyin cerrahi tarafından acil operasyona alındı. Lomber bölgede bası olan düzeylerde kısmi dekompresyon ve örnekleme yapıldı. Ancak alınan örneklerden bakteri üretilmedi. Geniş spektrumlu antibiyotik tedavisi ile hasta tedavi oldu.

 

Tartışma ve Sonuç

 

Spinal epidural apseler nadir görülen bir durumdur. Risk faktörleri; yaş (5-7. dekad), cinsiyet (E>K), diyabet, alkolizm, AIDS, immünsupresyon, intravenöz ilaç kullanımı, travma ve cerrahiyi içerir (2). Bizim hastamız 59 yaşında, erkek, kontrolsüz diyabet hastasıydı. Çoğunluğu posterior epidural mesafede (%80) görülür ve genellikle diş apsesi, farenjit veya cilt ve yumuşak doku enfeksiyonları ile ilişkilidir (3). Anterior epidural mesafede (%20) görülenler genellikle osteomiyelit veya diskit ile ilişkilidir (4). Spinal epidural apsenin klasik triadı: bel ağrısı, ateş ve nörolojik defisittir. Ancak bu üç semptom, ilk başvuruda vakaların sadece %10-15'inde mevcuttur. Şiddetli bel veya sırt ağrısı en sık görülen erken bulgudur (5). Bizim hastamızda da şiddeti artan bel ağrısı şikayeti mevcuttu. Tanıda direkt grafinin rolü kısıtlıdır. Bilgisayarlı tomografi (BT), kontrastlı dahi olsa küçük boyutlu koleksiyonları göstermede zorlanabilir. En iyi görüntüleme yöntemi kontrastlı MRG tetkikidir (6). MRG’de iki farlı patern vardır: Flegmon aşamasında homejen kontrastlanma ve sıvı apse aşamasında periferik kontrastlanma izlenir (7). Difüzyon ağırlıklı serilerde difüzyon kısıtlaması olur (8). Ayırıcı tanıda vertebral metastaz, spinal epidural hematom, postoperatif spinal seroma ile ekstrüde veya sekestre herniler yer alır. Enfeksiyon bulgularının olması ve görüntüleme bulguları ayırıcı tanıyı sağlar. Hızlı tanı ve tedavi önemlidir çünkü tedavi edilmez, yetersiz tedavi edilir veya tedavisi gecikirse; parapleji, kuadripleji veya ölüm ile sonuçlanabilir (1).