TTK m. 1422 hükmü uyarınca; “Sigortacının sorumluluğu başlamadan, sigorta ettirenin, sigortalının ve can sigortalarında ayrıca lehtarın, fiilleri ve etkileri olmaksızın rizikonun gerçekleşmesi imkânsızlaşmışsa, sigortacı prime hak kazanamaz.” Bilindiği üzere riziko ileride gerçekleşmesi olası; ancak gerçekleşip gerçekleşmeyeceği önceden bilinmeyen sigortacının ödeme yükümlülüğünü tetikleyen bir olay şeklinde karşımıza çıkar. Nasıl ki sözleşmenin yapıldığı anda var olan menfaat, sözleşmenin süresi içinde ortadan kalktığında, sözleşme o anda geçersiz oluyor ise riziko açısından da benzer bir sonuç ortaya çıkmaktadır. Gerçekten de kural olarak sigortacının sorumluluğu primin ödenmesiyle başlayacaksa, bundan önceki aşamada rizikonun gerçekleşmesi sigorta ettiren, sigortalı veya can sigortalarında lehtara yüklenmeyecek bir sebepten ötürü imkânsız hale gelmiş ise prim borcu ortadan kalkar. Bu noktada hükmün sigortacının borç ve yükümlülüklerine ilişkin düzenlemelerle birlikte yorumlanarak primin ödenip ödenmeyeceği, ödenecekse hangi oranda ödenmesi gerektiği hususlarının çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Zira hükmün manayı muhalifinden hareketle ulaşılan sonucun prime ve sigorta menfaatinin yokluğuna ilişkin düzenlemeler ile çelişki içerisinde olduğu görülmektedir. Ayrıca söz konusu hükmün geçmişe etkili sigortalar açısından uygulama alanı bulup bulamayacağı da çözüme kavuşturulması gereken diğer bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Tüm bu sorunların çözümü amacıyla hükmün amaca uygun farklı bir şekilde yorumlanması gerekmektedir.
According to Article 1422 of the TCC; “If the occurrence of the risk is impossible without the acts and effects of the policyholder, the insured and, in life insurance, the beneficiary, before the insurer’s liability commences, the insurer shall not be entitled to the premium.” As it is known, the risk is an event that triggers the insurer’s payment obligation, which is likely to occur in the future, but whether it will occur or not is unknown in advance. Just as the interest existing at the time of the conclusion of the contract disappears during the term of the contract, the contract becomes invalid at that moment, a similar result arises in terms of the risk. Indeed, as a rule, if the liability of the insurer starts with the payment of the premium, the premium obligation is being removed if the realisation of the risk has become impossible due to a reason that cannot be attributed to the insurer, the insured or the beneficiary in life insurance. At this point, it is vital to interpret the provision together with the regulations regarding the debts and obligations of the insurer, and to resolve the issues of whether the premium will be paid or not, and if so, at what rate it should be paid. Because, it is seen that the result reached based on the contrary meaning of the provision is in contradiction with the regulations regarding the premium and the absence of insurance interest. In addition, whether the provision in question can be applied in terms of retroactive insurances is also a problem that needs to be resolved. In order to solve all these problems, the provision should be interpreted in a different way in accordance with the purpose.