Uuslararası Anadolu Sosyal Bilimler Dergisi, cilt.5, sa.3, ss.1151-1176, 2021 (Hakemli Dergi)
Avrupa Birliği, İkinci Dünya Savaşı sonrası ekonomik, siyasi ve beşeri sermaye bakımından
yaşadığı yıkımlar nedeniyle, öncelikli hedefini barış ve demokrasi üzerine kuran kendine has bir
bütünleşme hareketidir. Üye ülkelerde istikrar, barış ve ekonomik refahın tesisini sağlamada oldukça
etkin olan Birlik zamanla yumuşak güç bağlamında küresel bir aktör olarak kabul edilmiştir.
Demokrasi, özgürlük, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve barışa bağlılığının norm ve değerleri
Birliğin yumuşak gücünün önemli varlıkları iken genişleme süreci de AB’nin yumuşak güç
uygulamasının en önemli parçası olarak görülmektedir. Genişleme sürecinin üzerine yaslandığı en
önemli konu ise AB koşulsallığıdır. Koşulsallık, hedeflenen ülkede dönüşümün istenen yönlerini
teşvik etmek için tasarlanmış gelişmiş bir politika biçimidir. Bu çalışma, Avrupa Birliğinin yumuşak
gücünün genişleme sürecinde aday ülkeler üzerinde etkili olarak bu ülkelerin yaşadığı ekonomik ve
siyasal dönüşümlerinde büyük ölçüde başarılı olduğunu, adaylık vaadi dışındaki Komşuluk politikası
gibi yumuşak güç uygulamalarında ise başarısız olduğunu göstermektedir. Çalışmada öncelikli olarak
Avrupa Birliği’nin yumuşak güç unsurlarının neler olduğu ve Birliğin neden sert güç yerine yumuşak
gücü tercih ettiği açıklanmaktadır. Sonrasında, AB Koşulsallığı çerçevesinde Birliğin bugüne kadarki
gerçekleştirmiş olduğu genişleme dalgaları, AB yumuşak gücünü Balkanlardaki etkisi ve Komşuluk
politikası tartışılmaktadır. Çalışma AB yumuşak gücüne yönelik yapılan eleştirelerin
değerlendirilmesi ile sonlanmaktadır