Uluslararası Ekonomik Entegrasyon Teori, Politika ve Uygulamalar, H. Naci Bayraç, Editör, Ekin Yayınevi, Bursa, ss.201-216, 2021
İnsanlık
tarihi göç ile başlamış, bugüne değin dünya üzerindeki göçler sürmüş ve
gelecekte de göçler yaşanmaya devam edecektir. İnsanoğlunun göç etmesinin
temelinde birtakım nedenler söz konusu olmuş ve teknolojik gelişmenin de etkisi
ile gelişen hareket edebilme kabiliyeti, içinde bulunduğumuz çağda da göç
etmeyi kolaylaştırıcı bir faktör olarak öne çıkmıştır. Göç kavramı, çoğu zaman
yoksulluk ve çatışma ile bir arada ele alınmaktadır. Zira çatışmanın olduğu
yerde yoksulluk vardır. Yoksulluğun olduğu yerde çatışma da karşımıza
çıkmaktadır. Çatışma ve yoksulluğun olduğu yerde ise göçün gerçekleşmesi
sürpriz olmamaktadır. Dünya üzerindeki uluslararası göç hareketliliklerinin
temelinde Avrupa ülkelerine yönelen göçler yer almaktadır. Zira Avrupa
ülkelerinin oluşturduğu entegrasyonun sınırları içerisinde güçlü bir işgücü
hareketliliği söz konusudur. Avrupa ülkelerindeki yerleşik nüfusun yaş
ortalamasının göreli yüksekliği, bu ülkelerde işgücü gereksinimini
artırmaktadır. Avrupa Birliği ülkeleri, buna rağmen yasadışı geçişleri
engellemeye yönelik ciddi bir politika izlemektedir. Avrupa Birliği, göçmenleri
kontrollü ve seçici olarak kabul etme eğilimine sahiptir. Zira Avrupa ülkeleri,
göçmenlerin nitelikli olan kısmını işgücü olarak istihdam etmek ve ülkelerinin refahından
ödün vermeden göç almak istemektedir. Bu çalışmada uluslararası göç bağlamında
Avrupa entegrasyonunun rolünün açıklanması amaçlanmaktadır. Çalışmada bu
çerçevede, uluslararası göç kavramının teorik yapısı açıklanarak, uluslararası
göç göstergeleri incelenmekte ve Avrupa entegrasyonunun uluslararası göç
akımları bakımından durumu değerlendirilmektedir.