SARS-CoV-2 mRNA Aşılaması Sonrası Gelişen Miyoperikardit; Olgu Serisi


Sarı A., Üner G., Köşger P., Sülü A., Uçar B.

20. Ulusal Pediatrik Kardiyoloji ve Kalp Damar Cerrahisi Kongresi, Antalya, Türkiye, 10 - 13 Mart 2022, ss.210-211

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.210-211
  • Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

EP-078 SARS-CoV-2 mRNA Aşılaması Sonrası Gelişen Miyoperikardit; Olgu Serisi Ahmet Sarı, Gülcan Üner, Pelin Köşger, Ayşe Sülü, Birsen Uçar Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Kardiyolojisi Bilim Dalı, Eskişehir GİRİŞ: Perikarditle birlikte miyokardiyal tutulum bulgularının (troponin yüksekliği gibi) olması miyoperikardit olarak tanımlanır. Etiyolojide sıklıkla viral infeksiyonlar sorumludur. Aşı ile ilişkili kardiyak inflamatuvar hastalık, tanımlanabilir başka bir neden olmaksızın aşılamadan sonraki 30 gün içinde meydana gelen herhangi bir kardiyak inflamatuvar sendrom olarak tanımlanır. İlk kez 1950’lerde Avrupa’da çiçek aşısı sonrasında tanımlanmıştır. Burada, SARS-CoV-2 mRNA aşısının ikinci dozu yapıldıktan sonraki 2-4 gün içinde akut miyokardit veya miyoperikardit gelişen ve çocuklarda multisistem inflamatuvar sendrom (MİS-C) için tanı kriterlerini karşılamayan 15 ila 18 yaşlar arasındaki 5 olgu sunulmuştur. OLGU: 29.07.2021-12.12.2021 tarihleri arasında ikinci doz Pfizer-BioNTech COVID-19 mRNA aşısılaması sonrasında ilk 4 gün içinde göğüs ağrısı ile başvuran, öncesinde sağlıklı olan 5 erkek olguda akut miyokardit veya miyoperikardit saptandı. Hastaların yakın dönemde geçirilmiş infeksiyon öyküsü, bilinen bir hastalığı veya kullanmakta oldukları ilaçları yoktu. Olgularımızın tamamı erkek, yaş ortalaması 16,6 yıl (15-18), vücut kitle indeksi ortalaması 23,7 kg/m² (18,5-24,9) idi. Aşı sonrası yakınmaların ortaya çıkış süresi ortalama 4. günde, en sık yakınmalar göğüs ağrısı ve halsizlikti. Özgeçmişlerinde kronik sistemik hastalık olmayan hastaların dört hafta arayla iki doz Pfizer-Biontech aşısı oldukları, soygeçmişlerinde ailede ani ölüm, erken yaşta kalp hastalığı öyküsü olmadığı öğrenildi. Fizik muayenede tüm hastalarda hafif taşikardi, iki hastada başvuru sırasında ateş vardı. Nazofaringeal sürüntülerde negatif polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) sonuçlarına dayanarak, vakaların tümünde akut COVID-19 infeksiyonu dışlandı. Hastaların hiçbiri MİS-C kriterlerini karşılamadı. Tüm hastalarda yüksek troponin düzeyleri saptandı. Laboratuvar tetkiklerinde ortalama troponin T düzeyi (0,561 ng/mL (0,124-1,22), normal aralık: <0,014 ng/mL), CRP (34,12 mg/L (11,7-67,9), normal aralık: <1,0 mg/L), miyoglobin (99,39 ng/mL (21-280), normal aralık: 28-72 ng/mL), kütle CK-MB (41,53 ng/mL (6,6-85,87), normal aralık: 0,3-4,87 ng/mL) olarak saptandı. Hastaların tamamında EKG'de perikardit ile uyumlu yaygın ST elevasyonu görüldü. Ekokardiyografisinde (EKO) kardiyak yapı ve fonksiyonlar (ortalama LV EF: %68) normaldi, perikardiyal efüzyon yoktu. Hastaların mevcut EKG ve klinik bulguları ile aşıyla ilişkili miyoperikardit olabileceği düşünülenerek servise yatırıldı. Kardiyak enzimleri izlemlerinin ortalama 2. gününde en yüksek seviyeye ulaştı, sonrasında azalarak 5. günde normale döndü. Hastaların tümünde semptomlar hızla düzeldi. Beş hastanın sadece biri intravenöz immünglobulin tedavisi aldı. Günlük değerlendirilen EKG’lerinde ST segment elevasyonu progresif olarak azaldı ve normale döndü, aritmi izlenmedi. Hastalar izleminin ortalama 5. gününde taburcu edildi. Taburculuktan 4-5 gün sonra yapılan poliklinik kontrollerinde hastaların EKO ve EKG bulguları normal olup, kardiyak enzim değerleri normal aralıktaydı. SONUÇ: COVID-19 aşısı sonrası miyokardit ve miyoperikardit nadir görülmektedir. Pfizer-BioNTech klinik deneyleri, mRNA aşısından sonra gençlerde daha fazla sistemik reaksiyon ve immünojenite olduğunu göstermiştir. Yan etkiler genellikle 2. dozdan sonra ve aşılamadan sonraki 2 gün içinde daha sık meydana gelmektedir ve enjeksiyon bölgesinde ağrı, yorgunluk, kas ağrısı, titreme, artralji, ateş, enjeksiyon bölgesinde şişlik veya kızarıklık, bulantı, halsizlik ve lenfadenopatiyi içermektedir. Yakın zamanda COVID-19 mRNA aşısı yapılan hastalarda miyoperikardit, göğüs ağrısının bir etiyolojisi olarak düşünülmelidir. COVID-19 mRNA aşılamasından sonra ortaya çıkan tüm miyoperikardit olgularında akut COVID-19 infeksiyonu (nazofaringeal sürüntü örneğinde PCR ile gösterilen) ve geçirilmiş hastalık (SARS-CoV-2 nükleokapsid ve spike protein antikorları ile gösterilen) için bir değerlendirme yapılması önerilir. Anahtar Kelimeler: miyoperikardit, SARS-CoV-2 mRNA, göğüs ağrısı