İstanbul Nişantaşı Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı, İstanbul, Türkiye, 23 - 24 Aralık 2023, ss.11
Sürdürülebilir kalkınmanın önündeki engellerden biri ve çok boyutlu bir sorun olan toplumsal
cinsiyet eşitsizliğinin finansal boyutu, ayrımcı sosyal normların yanı sıra sosyoekonomik toplumsal
cinsiyet eşitsizliğinin bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Diğer taraftan, kadınların finansal
içerilme ve finansal okuryazarlık düzeyindeki artış ile güçlenmesinin yalnızca finansal olarak değil,
diğer sosyoekonomik alanlarda da toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini azaltabilme potansiyeline sahip
olduğu göz önünde bulundurulduğunda, toplumsal cinsiyet eşit(siz)liğinin finansal ve
sosyoekonomik boyutunun karşılıklı bir etkileşim içinde olduğu söylenebilir. Bu açıdan ülkelerdeki
finansal içerilme düzeyinin cinsiyete göre dağılımının incelenmesine yönelik araştırmaların ve bu
dağılımı iyileştirmeye yönelik politikaların önemi de artmaktadır.
Bu çalışma, yirmi dört Küresel Findex Araştırması göstergesi üzerinden, Türkiye’deki kadınların
finansal içerilme/dışlanma ve finansal dijitalleşme düzeyleri ile COVID-19 dönemindeki finansal
kırılganlıklarını Türkiye’deki erkekler ve çeşitli ülke gruplarında yaşayan kadınlarla karşılaştırarak
değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Ayrıca her bir gösterge için hesaplanan eşit(siz)lik endeksi ile
Türkiye’deki toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin finansal boyutu ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Elde
edilen bulgulara göre ücret geliri elde etme oranı açısından Türkiye’deki erkeklere ve diğer ülke
gruplarında yaşayan kadınlara göre dezavantajlı olan Türkiye’deki kadınların tasarruf edebilme oranı
karşılaştırma yapılan ülke gruplarındaki kadınlardan düşük, borçlanma oranları ise bu ülke
gruplarındaki kadınlardan yüksek ya da onlara benzer düzeydedir. Erkeklere ve diğer ülke
gruplarındaki kadınlara göre daha düşük oranda finansal hesap ve kredi/banka kartı sahibi olan
Türkiye’deki kadınlar, tasarruflarını finansal sistemin dışında tutma ve finansal sistemden ziyade aile
ya da arkadaşlardan borçlanma eğilimi içindedir. Ayrıca Türkiye’de mevcut ve gelecekteki
masraflarını karşılamalarına yetecek paraya sahip olma hususunda endişe duyan ve COVID-19
salgını döneminde mali sıkıntı çeken kadınların oranının erkeklere göre daha yüksek olması,
Türkiye’deki kadınların finansal açıdan daha kırılgan olduğu şeklinde yorumlanabilir. Çalışmada elde
edilen bir diğer sonuç ise finansal dijitalleşme açısından da Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliğine
giden yolda karşılaştırmaya konu diğer ülke gruplarına göre geride olduğu şeklindedir.