Bu araştırmada, Türkiye ve Almanya’da yaşayan iş görenlerin sinizm ve işyerinde sinizm düzeyleri araştırılmıştır. Araştırmanın amaçlarından birisi: farklı ekonomik ve sosyal yapılara sahip bu ülkelerde çalışan iş görenlerin sinizm açısından benzerlik ve farklılıklarını tespit etmektir. Diğer amaç, sinizm ile işyerinde sinizm arasındaki ilişkinin tespit edilmesidir. Araştırmada tarama yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonunda sinizm ile işyerinde sinizmin birbirinden bağımsız olduğu, bu iki değişken arasında anlamlı korelasyon bulunmadığı tespit edilmiştir. İlaveten, sinizm ifadelerine verilen cevapların ortalaması, işyerinde sinizm ifadelerine verilen cevapların ortalamasından yüksek çıkmıştır. Yani katılımcıların toplumla ilgili güvensizlik ve karamsarlığı işyeriyle ilgili güvensizlik ve karamsarlığından yüksek çıkmıştır. Araştırmanın bir başka sonucu, Türkiye ve Almanya’da yaşayan Türk işçiler arasında sinizm ve işyerinde sinizm bakımlarından anlamlı bir fark bulunmadığıdır. Araştırmada ulaşılan bir diğer sonuca göre, sinizm bakımından demografik özellik grupları (cinsiyet, medeni durum, yaş, tecrübe, haftalık çalışma saati) arasında anlamlı bir farklılık bulunmamaktadır. Öte yanda, işyerinde sinizm düzeyleri yaş, tecrübe ve medeni durum gruplarına göre farklılaşmaktadır. Daha ileri yaşta ve daha fazla iş tecrübesine sahip iş görenlerin işyerinde sinizm düzeylerinin daha yüksek olduğu bulgusu elde edilmiştir. İlaveten, evlilerin işyerinde sinizm düzeyi bekarlardan yüksek çıkmıştır ve bu durum yine yaşa bağlı olarak değerlendirilmelidir. Çünkü katılımcılar arasında bekarların yaş ortalaması evlilere oranla düşüktür. Sonuçta, yaş ve tecrübeye göre sinizm düzeyinin artış göstermemiş olmasına rağmen işyerinde sinizm düzeyinin arttığı görülmüştür. Bu bulgu dikkate alındığında, işyerinde sinizmin daha ileri yaşta ve daha fazla tecrübeye sahip iş görenlerde daha yüksek olması bireylerin özelliklerinden değil işyerinin tutumlarından kaynaklanan bir sonuç olarak görünmektedir