Tuz Stresine Maruz Bırakılan Raphanus sativus L.'de Embriyonik Yaprak (Kotiledon) Gelişimleri


Çolak G., Keser Ö., Çatak E.

Ejons International Journal On Mathematics, Engineering & Natural Sciences, cilt.4, sa.16, ss.978-986, 2020 (Hakemli Dergi)

Özet

Geçmişte daha az kaygı uyandıran; günümüzde dünyanın birçok bölgesinde bitkisel üretimin geleceği açısından önemli bir tehdit olarak algılanan toprak tuzluluğu, bitki büyüme ve ürün verimliliğini sınırlandıran en önemli abiyotik stres faktörlerinden biridir. Kurak ve yarı kurak bölge toprakları başta olmak üzere yeryüzü topraklarının büyük bir bölümünde bitkiler tuz stresine maruz kalmaktadır. Farklı ıslah işlemleri uygulanarak tuzlu toprakların fizikokimyasal özelliklerinin iyileştirilebilmesine yönelik olarak sarf edilen yoğun çabaların yanı sıra, özellikle kültür bitkilerinin tuzluluğa karşı olan hassasiyet veya mukavemetlerindeki varyasyonu belirlemeye yönelik olarak da çok sayıda araştırma yapılmaktadır. Bu araştırmaların büyük çoğunluğu da genotipler seviyesindedir. Bizim araştırmamızda ise ''Epigeik çimlenen tohumlarda çimlenmeyi ardışık gelişen çok genç fideciklerde tuzdan etkilenen yapısal özellikler içinde kotiledon açılma frekans pozitifliği bir stres parametresi olarak algılanabilir mi?'' sorusuna tuza hassas olarak bilinen Raphanus sativus L. (turp) bitkisinin iki farklı genotipinde, Na+ katyonu kaynaklı tuzlar kullanılarak cevap aranmıştır. Epigeik çimlenen tohumlarda kotiledon açılma frekans pozitifliği, tuz tipi ve miktarı ile inkübasyon şartlarına bağlı olarak bazı bitki genotiplerinin tuz stresine reaksiyonlarının değerlendirilmesinde bir stres parametresi olarak algılanabilir sonucuna varılmıştır.

Soil salinity, which used to raise less concern in the past, and is perceived as an important threat to the future of plant production in many parts of the world today, is one of the most important abiotic stress factors that inhibit plant growth and crop productivity. Plants are exposed to salt stress in a large part of the earth's soil, especially in arid and semi-arid lands. In addition to intensive efforts to improve the physicochemical properties of saline soils by applying different reclamation procedures, a high number of studies have been carried out in order to determine the variation in the salt tolerance of cultivated plants in particular. The majority of these studies are at genotype level. By using different types of salt of Na+ cation origin in the two different genotypes of Raphanus sativus L. (turnip) plant, which is known to have low salt tolerance, our study attempts to find the answer to the following question: ''Is it possible to perceive the positivity of cotyledon opening frequency as a stress parameter in structural properties affected by salt in very young seedlings that develop following the germination in epigeal germinating seeds?'' The conclusion reached was that the positivity of cotyledon opening frequency can be perceived as a stress parameter in the evaluation of the responses of certain plant genotypes to salt stress depending on the salt type and amount and incubation conditions in epigeal germinating seeds.