16. Ulusal Tıbbi Genetik Kongresi, Antalya, Türkiye, 4 - 08 Aralık 2024, ss.133-137, (Tam Metin Bildiri)
POU3F3
İLİŞKİLİ SNIJDERS BLOK-FISHER SENDROMUNUN VARYANT SPEKTRUMUNU GENİŞLETECEK BİR
ÇALIŞMA: OLGU SUNUMU
Emre Akbaş1, Coşkun Yarar2, Oğuz Çilingir1
1.
Eskişehir
Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı
2. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Anabilim Dalı
ÖZET
GİRİŞ:
Snijders Blok-Fisher sendromu (SNIBFIS; MIM #618604); global gelişim geriliği,
hipotoni, değişken düzeyde bilişsel gerilik ve özellikle konuşma geriliği ile
karakterize bir nörogelişimsel bozukluktur. POU3F3 ile ilişkisi henüz
2019 yılında Snijders Blok ve arkadaşları (2019) tarafından benzer
nörogelişimsel bozukluğa sahip birbirinden bağımsız 19 hastanın bildirilmesi
ile tanımlanmıştır. Burada polikliniğimize benzer bulgularla başvurmuş ve
yapılan araştırmalar sonucu Snijders Blok-Fisher sendromu tanısı almış bir
vaka, tipik ve atipik bulguları ile tartışılacaktır.
OLGU
SUNUMU: Aralarında akrabalık olmayan sağlıklı bir Türk çiftin
20 aylık kız çocuğu kliniğimize sendromik değerlendirme yapılmak üzere sevk
edilmiştir. Baş kontrolünün 6. ayda başladığı, desteksiz oturmasının ise 16,5
aylıkken gerçekleştiği iletilmiştir. Probandın kliniğimize ilk başvurusunda
yürümesinin olmadığı, emekleme ve sıralamasının olduğu görülmüştür. Son 2-3
aydır tek kelime şeklinde konuşmasının olduğu söylenmiştir. Fizik muayenesinde
vücut ağırlığı: 9600 gram (3-10P), boyu: 79 cm (10-25P), baş çevresi: 47,5 cm
(50-75P) olan probandın hipotonik, kas gücünün zayıf, derin tendon
reflekslerinin canlı olduğu görülmüştür. Ayrıca dar alın, sinofri, alında
hipertrikozis, basık burun kökü, bulböz burun ucu, yüksek damak, çadır dudak,
düşük kulak, tapered parmaklar ve umblikal herni izlenen diğer bulgular
arasındadır.
YÖNTEM&GEREÇLER:
Hastanın daha önce dış merkezde karyotip, mikroarray, SMA MLPA, Prader Willi –
Angelman MS MLPA ve Miyotonik Distrofi Tip 1 tekrar sayısı analizleri
gerçekleştirildiği ve gerçekleştirilen analizlerde herhangi bir patolojik bulgu
saptanmadığı öğrenilmiştir. Probanddan alınan periferik kan örneği ile Tüm
Ekzom Dizileme (WES) analizi gerçekleştirilmiştir. POU3F3 genindeki
varyantın “Olası Patojenik” olarak sınıflandırıldığı görülmüş ve probandda
Snijders Blok-Fisher sendromu tanısı kesinleştirilmiştir.
TARTIŞMA:
Mevcut
çalışmada, akraba olmayan bir Türk çiftin kız çocuğunda POU3F3'te
yeni bir heterozigot c.875del (p.Pro292ArgfsTer77) varyantı tespit edilmiştir.
Daha önce bildirilmiş c.366_367del (p.Trp122Cysfs*517) varyantına sahip vaka
ile benzer şekilde alında hipertrikozis bulunması dikkat çekici bir durumdur.
Fizik muayenemizdeki umblikal herni bulgusunun literatürde yer alan hiçbir
vakada bildirilmediği görülmüştür. Bu çalışma, POU3F3 varyant
spektrumunu genişletmekte ve SNIBFIS hastaları arasında genotip-fenotip
korelasyonuna katkıda bulunmaktadır.
Anahtar Kelimeler: POU3F3, Snijders Blok-Fisher sendromu, yeni varyant, nörogelişimsel bozukluk
GİRİŞ
Snijders
Blok-Fisher sendromu (SNIBFIS; MIM #618604); global gelişim geriliği, hipotoni,
değişken düzeyde bilişsel gerilik ve özellikle konuşma geriliği ile karakterize
bir nörogelişimsel bozukluktur. POU3F3
ile ilişkisi henüz 2019 yılında Snijders Blok ve arkadaşları (2019) tarafından
benzer nörogelişimsel bozukluğa sahip birbirinden bağımsız 19 hastanın
bildirilmesi ile tanımlanmıştır. (1) Snijders Blok-Fisher sendromunda kraniyofasiyal
bulgular arasında düz filtrum, düşük kulaklar, hipertelorizm, epikantal katlantılar,
eğimli palpebral fissürler, periorbital dolgunluk, şaşılık ve kırıcılık
kusurları gibi belirtiler görülebilir. Basık ve geniş burun köprüsü, bulböz
burun ucu; açık ağız görünümü, dolgun dudaklar, oral
motor fonksiyon bozukluğu bulunabilir. Ellerde geniş baş parmaklar, kısa
parmaklar; ayaklarda pes kavus deformitesi gözlenebilir. Yenidoğan hipotonisi sıkça
görülürken nörolojik olarak global gelişim geriliği, bilişsel gerilik, konuşma
ve dil becerilerinde gerilik, uyku bozuklukları, nöbetler, beyin MR'ında beyin
anormallikleri (miyelinizasyon gecikmesi, serebral atrofi, anormal korpus
kallozum bulguları) tespit edilebilir. Davranışsal ve psikiyatrik belirtiler
arasında otistik özellikler ve davranış bozuklukları yer almaktadır. Klinik
değişken şiddette ve çoğunlukla de novo
mutasyonlarla ilişkilidir. (2)
Burada
polikliniğimize benzer bulgularla başvurmuş ve yapılan araştırmalar sonucu
Snijders Blok-Fisher sendromu tanısı almış bir vaka, tipik ve atipik bulguları
ile tartışılacaktır.
OLGU SUNUMU
Aralarında
akrabalık olmayan sağlıklı bir Türk çiftin 20 aylık kız çocuğu kliniğimize sendromik
değerlendirme yapılmak üzere sevk edilmiştir. Probandın normal prenatal
döneminden sonra, miadında, normal spontan vajinal yolla doğduğu, sözel olarak
normal doğum ağırlığı, boyu ve baş çevresine sahip olduğu ebeveynleri
tarafından bildirilmiştir. Doğum sırasında ve sonrasında asfiksi, sarılık ve
hastane yatışı olmadığı öğrenilmiştir. Baş kontrolünün 6. ayda başladığı,
desteksiz oturmasının ise 16,5 aylıkken gerçekleştiği iletilmiştir. Probandın
kliniğimize ilk başvurusunda yürümesinin olmadığı, emekleme ve sıralamasının
olduğu görülmüştür. Son 2-3 aydır tek kelime şeklinde konuşmasının olduğu
söylenmiştir.
Yapılan
tetkiklerinde transfontanel ve abdominal ultrasonografi, EEG sonuçlarında
patolojik bulgu saptanmadığı, metabolik tetkiklerinin normal sonuçlandığı
görülmüştür. Serebral MR incelemesinde ise solda daha belirgin olmak üzere
lateral ventrikül gövde kesimlerinin hafif derecede genişlemiş olduğu raporunda
belirtilmiştir.
Fizik
muayenesinde vücut ağırlığı: 9600 gram (3-10P), boyu: 79 cm (10-25P), baş çevresi:
47,5 cm (50-75P) olan probandın hipotonik, kas gücünün zayıf, derin tendon
reflekslerinin canlı olduğu görülmüştür. Ayrıca dar alın, sinofri, alında
hipertrikozis, basık burun kökü, bulböz burun ucu, yüksek damak, çadır dudak,
düşük kulak, tapered parmaklar ve umblikal herni izlenen diğer bulgular
arasındadır.
YÖNTEM VE GEREÇLER
Hastanın
daha önce dış merkezde karyotip, mikroarray, SMA MLPA, Prader Willi – Angelman
MS MLPA ve Miyotonik Distrofi Tip 1 tekrar sayısı analizleri gerçekleştirildiği
ve gerçekleştirilen analizlerde herhangi bir patolojik bulgu saptanmadığı
öğrenilmiştir. Probanddan alınan periferik kan örneği ile Tüm Ekzom Dizileme
(WES) analizi gerçekleştirilmiştir.
Yapılan
WES analiz sonucunda;
POU3F3
(NM_006236.3):c.875del
(p.Pro292ArgfsTer77) (Heterozigot)
ARID1A
(NM_006015.6):c.4004+5G>A
(Heterozigot)
BRAF
(NM_004333.6):c.1673G>A
(p.Arg558Gln) (Heterozigot) varyantları saptanmıştır.
Saptanan
varyantları doğrulama ve kalıtımlarını tespit etme adına hem probanddan hem de
ebeveynlerden Sanger dizi analizi gerçekleştirilmiştir. POU3F3 genine
ait varyantın de novo; ARID1A genine ait varyantın aktif şikayeti
olmayan, sağlıklı babadan paternal; BRAF genine ait varyantın ise aktif
şikayeti olmayan, sağlıklı anneden kalıtıldığı tespit edilmiştir. Saptanan
varyantlar ACMG kriterleri ile değerlendirildiğinde ARID1A ve BRAF
genlerindeki varyantların “Klinik Önemi Bilinmeyen (VUS)” ve POU3F3 genindeki
varyantın ise “Olası Patojenik” olarak sınıflandırıldığı görülmüş ve
probandda Snijders Blok-Fisher sendromu tanısı kesinleştirilmiştir. (3)
TARTIŞMA
Snijders
Blok-Fisher sendromu ilk olarak 2019 yılında tanımlanmıştır ve normal beyin
gelişimi için gerekli bir proteini kodlayan POU3F3'ün işlev
bozukluğundan kaynaklanır. (1,4) İlk bildirilen 19 hastada en sık
görülen klinik bulgular gelişimsel gecikme, entelektüel yetersizlik, hipotoni,
salya akması, düşük kulaklar; konuşma, görme ve uyku sorunları ile otizm
spektrum bozukluklarıdır.
Mevcut
çalışmada, akraba olmayan bir Türk çiftin kız çocuğunda POU3F3'te yeni
bir heterozigot c.875del (p.Pro292ArgfsTer77) varyantı tespit edilmiştir.
Mevcut olgunun klinik özellikleri Snijders Blok ve arkadaşları (2019)
tarafından bildirilen diğer hastalara benzerlik göstermektedir. İlgili varyant
ACMG kriterlerine göre "Olası Patojenik" olarak sınıflandırılmıştır.
Klinik
verilerin incelenmesi, daha önce bildirilen 19 hastanın hepsinde ve burada
sunulan probandda konuşma sorunlarının bulunduğunu göstermiştir. Probandda
ayrıca gelişimsel gecikme, entelektüel yetersizlik, hipotoni ve değişken
dismorfik özellikler bulunmaktadır. Birlikte ele alındığında, konuşma
sorunları, gelişimsel gecikme ve entelektüel yetersizlik SNIBFIS'in temel
bulguları gibi görünmektedir. Daha önce bildirilen vakaların bazılarında
görülen nöbet ve uyku bozukluğu gibi nörolojik bulgulara olgumuzda
rastlanmamıştır. Serebral MR inceleme raporunda solda daha belirgin olmak üzere
lateral ventrikül gövde kesimlerinin hafif derecede genişlemiş olduğu
belirtilmiş olsa da probandın daha önce beyin MR bulgularına rastlanan 7
vakadan daha iyi nöromotor gelişime sahip olduğu izlenmiştir. Ayrıca daha önce
bildirilmiş c.366_367del (p.Trp122Cysfs*517)
varyantına sahip vaka ile benzer şekilde alında hipertrikozis
bulunması dikkat çekici bir durumdur. (1)
Tüm
bunlara ek olarak mevcut çalışmada fizik muayenemizdeki umblikal herni
bulgusunun literatürde yer alan hiçbir vakada bildirilmediği görülmüştür.
Probandın
sonraki takiplerinde 2 yaş 7 aylıkken desteksiz ambule olabildiği görülmüş ve dermatolojik
muayenesinde herhangi bir patoloji görülmediği öğrenilmiştir. Ayrıca 2 yaş 8
aylıkken kulak burun boğaz hastalıkları muayenesinde otoakustik emisyon (OAE)
ve işitsel beyin sapı cevabı (ABR) testlerinden bilateral geçtiği bildirilmiştir.
Sonuç olarak bu çalışma, POU3F3 varyant spektrumunu genişletmekte ve SNIBFIS hastaları arasında genotip-fenotip korelasyonuna katkıda bulunmaktadır. Bu çalışmanın, hastalığın klinik şiddetindeki önemli farklılıkları anlama adına, klinisyenlere yardımcı olabileceğine inanıyoruz. Ancak, SNIFBIS'nin fenotipik spektrumunu tam olarak belirlemek için çok daha geniş araştırmalara ihtiyaç duyulmaktadır.
KAYNAKLAR
1. Blok,
L. S., Kleefstra, T., Venselaar, H., Maas, S., Kroes, H. Y., Lachmeijer, A. M.,
... & Fisher, S. E. (2019). De novo variants disturbing the transactivation
capacity of POU3F3 cause a characteristic neurodevelopmental disorder. The
American Journal of Human Genetics, 105(2), 403-412.
2. https://omim.org/clinicalSynopsis/618604
Erişim Tarihi: 09.09.2024
3. Richards,
S., Aziz, N., Bale, S., Bick, D., Das, S., Gastier-Foster, J., ... & Rehm,
H. L. (2015). Standards and guidelines for the interpretation of sequence
variants: a joint consensus recommendation of the American College of Medical
Genetics and Genomics and the Association for Molecular Pathology. Genetics
in medicine, 17(5), 405-423.
4. Castro,
D. S., Skowronska-Krawczyk, D., Armant, O., Donaldson, I. J., Parras, C., Hunt,
C., ... & Guillemot, F. (2006). Proneural bHLH and Brn proteins coregulate
a neurogenic program through cooperative binding to a conserved DNA
motif. Developmental cell, 11(6), 831-844.