Kemik Eklem 2022, Girne, Cyprus (Kktc), 28 September - 01 October 2022, pp.112
Amaç: Proksimal femur, primer malign tümörlerin yanı sıra metastatik lezyonların da çok yaygın görüldüğü
bir anatomik bölgedir.(1,2) Erken yük verme, yaygın uygulanabilme gibi özellikleri nedeniyle endoprotez
uygulamaları ekstremite koruyucu cerrahide birincil seçenek haline gelmiştir.(3,4) Literatürdeki serilerin birçoğu
ya etiyolojiye bakılmaksızın uygulanan tüm endoprotezleri ya da anatomik bölge gözetmeksizin genel olarak
endoprotez sonuçlarının içermektedir. Sadece metastatik lezyonlar sonrası uygulanan endoprotez sonuçlarına
yönelik çalışmalar nispeten azdır.(5-8) Bu çalışmamızdaki amacımız metastatik zeminde uygulanan proksimal
femur rezeksiyonu sonrası endoprotez yapılan hastalardaki cerrahi ve onkolojik sonuçları değerlendirmektir.
Yöntem: 2011 ile 2020 tarihleri arasında kliniğimizde metastaz nedeniyle proksimal femur tümör rezeksiyonu
ve endoprotezi uygulanan ve en az 2 yıl takibi olan 33 hasta retrospektif olarak tarandı. Hastaların demografik
bilgileri(yaş, cinsiyet, vücut kitle inkesi, takip süresi) cerrahi verileri (bipolar-total, çimetolu-çimetosuz, rezeksiyon
miktarı, stem uzunluğu, trokanter major korunması, cerrahi sınır, enfeksiyon, aseptik gevşeme, çıkık, protez
kırılması) ve onkolojik verileri (mortalite, primer tümör, adjuvan kemoterapi ve radyoterapi, patolojik kırık, tümör
grade, lokal nüks) verileri çıkartıldı. Öncelikle tek değişkenli analiz yapılarak mortalite ve yeniden cerrahi gerekliliği
için olası risk faktörleri belirlendi.Tek değişkenli analiz sonucu istatisliksel olarak anlamlı bulunan faktörler çok
değişkenli logistik regresyon analizi ile incelendi.
Bulgular: 33 hastanın 22’si(%66.6) ilk 2 yıl içinde, 27’si(%81.8) ise ilk 5 yıl içinde hayatını kaybetmiştir. Ameliyat
sonrası ortalama ölüm süreleri 14.7(1-63) aydır. Yaşayan 6 hastanın ortalama takip süresi 46.7(25-63) aydır.Hastaların
20’sinde (%60.6) patolojik kırık görülmüştür. 18 (%54.5) hastaya çimentolu stem tercih edilmiş, 2 hasta hariç tüm
hastalarda bipolar kap kullanılmıştır. Ortalama rezeksiyon miktarı 11.4 cm iken ortalama stem uzunluğu 14.2
cm’dir. 23 (%69.6) hastada trokanter major korunmuştur. 4(%12.1) hastada cerrahi sınır pozitif gelmiştir. 18(%54.5)
hastada yüksek grade bildirilmiş, hiçbir hastada lokal nüks görülmemiştir. Biri enfeksiyon diğeri atravmatik protez
kırığı nedeniyle 2(%6) hasta yeniden opere edilmiştir. Enfeksiyon, debridman ve antibiyotikli boncuk uygulaması
ile protez kırığı ise revizyon yapılarak tedavi edilmiştir. 2 yıl mortalite için yapılan tek değişkenli analiz sonucu yaş
(p=0.03), patolojik kırık olması (p=0.04) ve yüksek gradeli tümör olması(p<0.001) anlamlı bulunmuştur. Logistic
regresyon analizi sonucu ise sadece yüksek grade tümör olması(p=0.002 CI:4.4-587.6) 2 yıl mortalite ile ilişkili
olduğu görülmüştür. Yeniden operasyon riski için yapılan tek değişkenli analiz sonucu vücut kitle indeksi(p<0.001)
ve uzun sağkalım süresi(p=0.004) anlamlı bulunmuştur. Logistic regresyon analizi sonucu ise vücut kitle indeksi
(p<0.001 CI:17.4-2472.5) anlamlı bulunmuştur.
Sonuç: Proksimal femur metastazlarında endoprotez ile rekonstrüksiyon komplikasyon oranı düşük ve halen
en geçerli tedavi seçeneğidir. Yüksek gradeli tümörlerde beklenen sağkalım süresi daha kısadır. Obez ve uzun
sağkalım beklenen hastalarda cerrahi ile ilgili komplikasyon görülme ihtimali daha yüksektir