RUTHLESS GENOCIDE IN GAZA: THE DEEPENING OF HISTORICAL AND SYSTEMATIC VIOLATIONS


Creative Commons License

ARI Y.

14TH INTERNATIONAL BASKENT CONGRESS ON SOCIAL, HUMANITIES, ADMINISTRATIVE, AND EDUCATIONAL SCIENCES, Ankara, Türkiye, 13 Aralık 2024, ss.1373-1380

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.1373-1380
  • Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İsrail'in Gazze'ye yönelik uyguladığı abluka ve askeri saldırılar, yalnızca fiziksel tahribat yaratmakla kalmamış, aynı zamanda toplumsal, kültürel ve ekonomik bir soykırım sürecini başlatmıştır. Gazze halkı, sosyal ve ekonomik açıdan ciddi bir yıkım yaşamış; çocukların eğitim hakları kısıtlanmış, altyapı dâhil topyekûn şehir tamamen tahrip edilmiş ve halk dış yardımlara bağımlı hale gelmiştir. Eğitimdeki kesintiler, altyapı tahribatı ve artan işsizlik oranları, Gazze'nin toplumsal yapısını tehdit etmekte; yoksulluk ve psikolojik travmalar, sosyal çözülmeyi hızlandırmaktadır. Bu durum, yalnızca askeri bir çatışma olarak değil, Filistinlilerin toplumsal, kültürel ve ekonomik varlıklarını hedef alan bir strateji olarak görülmelidir. Gazze'deki politikalar, Filistin halkına yönelik bir sosyal mühendislik süreci olarak şekillenmektedir ve İsrail'in bu politikaları, bir halkın sosyal, ekonomik ve kültürel temellerini sistematik olarak tahrip etmeyi amaçlayan bir soykırım olarak değerlendirilebilir. Gazze’de süregeldikçe artan tahribat, çok yönlü bir yıkım yaratmaktadır. Elektrik, su ve sağlık altyapısının hedef alınması, eğitim sisteminin zarar görmesi ve işsizlik oranlarının artması, Filistinlilerin temel yaşam koşullarını sürdürülemez hale getirmiştir. Bu gelişmeler, soykırımın kültürel ve sosyal boyutlarını doğrulamaktadır. Bu bağlamda, Gazze’deki durumu işgalci-yerleşimci sömürgecilik perspektifiyle değerlendirmek ve uluslararası hukukun eksikliklerini tartışmak önemlidir. Çalışmada, tarihsel analizler, insan hakları raporları ve Gazze'deki bireylerin tanıklıkları gibi nitel veriler kullanılmış; yerleşimci-sömürgecilik ve soykırım teorileri ışığında sosyolojik bir analiz yapılmıştır. Sonuçlar, Gazze'deki mevcut durumun, yalnızca askeri bir çatışma değil, Filistin halkının sosyal yapısını yok etmeyi amaçlayan sistematik bir yok etme politikası olduğunu ortaya koymaktadır. Uluslararası hukukun mevcut tanımları ve müdahaleleri, Gazze'deki insani krizi önlemede yetersiz kalmıştır. Bu nedenle, krizin sonlandırılması için daha kapsayıcı, etkin ve hızlı çözümlere ihtiyaç vardır. Uluslararası toplum, Gazze'deki durumu iyileştirmek için etkili müdahalelerde bulunmalı; altyapıyı yeniden inşa etmeli, ekonomik kalkınmayı teşvik etmeli ve sosyal destek programlarını hayata geçirmelidir. Ayrıca, İsrail'e yönelik uluslararası baskılar arttırılmalı, Gazze halkının temel hakları savunulmalı ve özgürlükleri için diyalog başlatılmalıdır. Gazze'deki durumun uluslararası düzeyde tanınması ve bölgedeki halkın yaşam haklarının güvence altına alınmasına yönelik etkili adımların atılması gerekmektedir. 

Israel's blockade and military assaults on Gaza have not only caused physical destruction but have also initiated a process of social, cultural, and economic genocide. The people of Gaza have experienced severe social and economic devastation; children’s right to education has been restricted, the city’s infrastructure has been comprehensively destroyed, and the population has become dependent on external aid. Interruptions in education, the destruction of infrastructure, and rising unemployment rates threaten Gaza's social fabric, while poverty and psychological trauma accelerate social disintegration. This situation should not be viewed solely as a military conflict but as a strategy targeting the social, cultural, and economic existence of Palestinians. The policies implemented in Gaza represent a process of social engineering directed against the Palestinian people and can be characterized as a form of genocide aimed at systematically eroding the social, economic, and cultural foundations of a population. The ongoing destruction in Gaza creates multidimensional devastation. The targeting of electricity, water, and healthcare infrastructure, coupled with damage to the education system and increasing unemployment rates, has rendered basic living conditions for Palestinians unsustainable. These developments underscore the cultural and social dimensions of the genocide. In this context, it is essential to analyze the situation in Gaza through the lens of settler-colonialism and discuss the limitations of international law. This study employs qualitative data, including historical analyses, human rights reports, and testimonies from individuals in Gaza, to conduct a sociological analysis within the frameworks of settler-colonialism and genocide theories. The findings reveal that the current situation in Gaza is not merely a military conflict but a systematic policy aimed at dismantling the social structure of the Palestinian people. The definitions and interventions provided by international law have proven insufficient in addressing the humanitarian crisis in Gaza. Thus, there is a pressing need for more comprehensive, effective, and timely solutions to end the crisis. The international community must take decisive action to improve conditions in Gaza by rebuilding infrastructure, promoting economic development, and implementing social support programs. Furthermore, international pressure on Israel must be intensified to advocate for the fundamental rights of the people of Gaza and initiate dialogues for their freedoms. Recognizing the situation in Gaza at an international level and taking effective measures to secure the rights to life and dignity for its population are imperative.