Pediatrik Probiyotik Prebiyotik Kongresi, Antalya, Türkiye, 24 Şubat 2022, cilt.1, ss.0-1
Giriş: Akut gastroenteritler çocuklarda en sık hastaneye başvuru sebeplerindendir. En sık
etkenleri ise virüsler, bakteriler ve parazitlerdir. Etkene göre tedavi rejimleri farklılık
göstermektedir. Çalışmamızda Multiplex PCR yöntemiyle gastrointestinal etken saptanan çocuk
hastaların epidemiyolojik ve klinik özelliklerini değerlendirmeyi amaçladık.
Materyal ve metod: Çalışmaya, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Bölümünde, Ocak 2018-Aralık 2021 yılları arasında takip edilen ve gaita örneklerinde Multiplex
PCR yöntemiyle gastrointestinal patojen saptanan 131 pediatrik olgu dahil edildi. Olguların
epidemiyolojik, klinik özellikleri ve aldığı tedaviler geriye dönük incelendi. .
Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 131 olgunun gaita örneklerinden toplam 202 gastrointestinal
etken saptandı. Olguların %56’sı erkek, %44’ü kızdı. Yaş ortalaması 66 (2-204) aydı. İshale eşlik
eden en sık semptom sırasıyla, ateş, kusma ve karın ağrısıydı. Olguların 30’unda (%23) kanlı ishal,
95’inde (%73) mukuslu ishal mevcuttu. Yatış süresi 7(1-42) gündü. 85 (%65) olguda tekli, 46 (%35)
olguda çoklu gastrointestınal etken saptandı. En sık saptanan etkenler sırasıyla, EPEC (%23),
Clostridium difficile (%21), Nörovirüs (%17), Rotavirüs (%15), Salmonella (%12), ETEC (%11) Shiga
toksin üreten E.coli (%10) ve Campylobacter jejuni (%9) idi. Olguların 83’üne (%63) direk
mikroskobik inceleme, 84’üne (%64) gaita kültürü, 78’ine (%59) rotavirüs antijen testi
yapıldı.16(%12) olguda gaita kültüründe, 17(%13) olguda mikroskobik incelemede, 19(%15)
olguda rotavirüs ve amip antijen testinde etken saptandı. Olguların 119’una (%92) probiyotik,
109’una (%84) çinko, 34’üne (%26) antimikrobiyal tedavi (metroinidazol, seftriakson, azitromisin,
24-27 Şubat 2022
123
oral vankomisin) verildi. Olguların 56’sında (%42) kronik hastalık, 40’ında (%30) öncesinde
antibiyotik kullanımı, 17’sinde (%13)yoğun bakımda yatış öyküsü mevcuttu. Antibiyotik kullanımı
ve çoklu etken saptanma oranı, kronik hastalık öyküsü olanlarda, öncesinde antibiyotik kullanan
hastalarda ve yoğun bakım yatışı olan hastalarda daha yüksekti(p<0,05).
Sonuç: Gastrointestinal patojenlerin saptanmasında, gaitada Multiplex PCR gibi moleküler
testlerin duyarlılığı, gaita kültürü, direk mikroskobik inceleme ve antijen testlerine göre daha
yüksektir. Fakat saptanan etkenin, patojenitesinin değerlendirilmesinde ve tedavisinin
düzenlenmesinde, klinik bulgular, diğer mikrobiyolojik testler ve altta yatan risk faktörleri göz
önünde bulundurulmalıdır.
Anahtar Kelimeler: Gastroenterit, Multiplex PCR, Pediatrik