Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Eğitim Yönetimi Bilim Dalı, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2020
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: ÇİĞDEM ALTUN
Danışman: İlknur Şentürk
Özet:
Amaç: Araştırmanın amacı pandemi sürecindeki eğitim uygulamalarının değerlendirilmesi ve Pierre Bourdieu’nun kültürel sermaye kuramı üzerinden incelenmesidir. Yöntem: Bu çalışmada veri toplamak amacıyla nitel araştırma yönteminin fenomenoloji (olgubilim) deseni kullanılmıştır. Çalışma grubunu Eskişehir’de özel ve devlet okullarında görev yapan farklı branşlardan 35 öğretmen ve bu okullarda öğrencisi bulunan 10 veli oluşturmaktadır. Katılımcı öğretmenlerden 2020-2021 eğitim öğretim yılında pandemi nedeniyle uzaktan eğitim uygulamalarında görev almış olma şartı aranmıştır. Araştırma kapsamında yarı yapılandırılmış görüşme formu (Ek 1-2) hazırlanarak kullanılmıştır. Görüşme formunun ilk kısmında öğretmenlerin ve velilerin kişisel bilgilerini içeren sorular yer almaktadır. İkinci kısımda ise araştırma ile ilgili sorulara yer verilmiştir. Elde edilen veriler analiz edilerek kod ve temalara ayrılmıştır. Bulgular: Pandemi sürecindeki eğitim uygulamalarının değerlendirilmesini ve Pierre Bourdieu’nun kültürel sermaye kuramı üzerinden incelenmesini amaçlayan bu çalışmada pandemi sürecinde sunulan uzaktan eğitimin verimlilik açısından okullar arasında farklılıklar gösterdiğine dair verilere ulaşılmıştır. Pandemi döneminde öğrencinin sahip olduğu donanım, aile desteği; okulun ve öğretmenlerin sunduğu imkanlar ve geri bildirimler gibi çeşitli bileşenler eğitimin verimliliği etkilemiştir. Öğretmenler, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması amacıyla farklı platformlar kullanma, öğrenciye donanım sağlama gibi desteklemeye yönelik ek çalışmalar yapmışlardır. Covid 19 salgını süresince uygulanan uzaktan eğitimi fırsat eşitliği açısından değerlendiren katılımcılardan elde edilen verilere göre her öğrencinin aynı imkanlara sahip olmaması nedeniyle bu süreçte her öğrenci eşit düzeyde eğitim alamamıştır. Ailelerin sürece bakış 2 açılarındaki farklılıklar süreçte çocuklarına olan ilgi ve destek durumlarında da farklılıklara neden olmuştur. Pandemi döneminde dezavantajlı öğrenciler için ek çalışmalar yapıldığına ancak bu süreçte dezavantajlı öğrencilerin yine de mağdur olduklarına dair görüşlere ulaşılmıştır. Öğrencilerin bireysel özelliklerini dikkate alan öğretmenler, öğrencilerini derse teşvik edecek çalışmalar yapmışlardır ancak ekonomik nedenler, ailelerin eğitim düzeyi, zaman yokluğu gibi değişkenlerle bu süreçte öğrencilerin bireysel farklılıklarının göz ardı edildiği de görülmüştür. Öğretmen ve velilerden elde edilen veriler ışığında pandemi döneminde özel okullar ve devlet okulları arasında eğitim uygulamaları açısından özel okulların lehine olan farklılıkların olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Pandemi sürecinde öğrencilerin eğitim uygulamalarına hazırbulunuşluk durumları da farklılıklar göstermektedir. Pierre Bourdieu’nun kültürel sermaye kavramı açısından değerlendirildiğinde; pandemi sürecinde öğretmen ve öğrencilerin serbest kültüre yatkın olup olmamalarının eğitim sürecini etkilediği görülmüştür. Pandemi sürecinin öğrenciler arasındaki kültürel farklılıkların artmasına neden olduğu da görülmektedir. Sonuç ve Öneriler: Araştırma sonuçları pandemi döneminde uzaktan eğitimin verimlilik açısından okuldan okula büyük farklılıklar gösterdiğini ortaya koymaktadır. Sahip olunan imkanlar, ekonomik nedenler, aileler ve öğretmenlerin sürece yaklaşımları pandemi sürecinde eğitim uygulamalarının işlevselliğinde belirleyici olmuştur. Bu nedenle özel okullar ve devlet okulları bu süreçte ayrışmışlardır. Öğretmenin serbest kültüre yatkın olması, birçok yeni nesil iletişim aracına ve donanımına hâkim olmasını ve bunu ders işlerken öğrencileriyle paylaşabilmesini sağlamıştır. Aynı zamanda bu öğretmenlerin velilerle iletişim düzeyinin daha yüksek olmasına da etki etmiştir. Ancak serbest kültüre yatkın olmayan öğretmenlerin ise farklı araçlar kullanmaktan çekindiği anlaşılmıştır. Öğretmenlerin iç dünyaları ve toplum algılarında sistem ya da sorunun asıl kaynaklarından çok, kişilerin özelliklerine ve toplumsal konumlarına dayalı bir habitus algısı taşıdıkları görülmüştür. Covid-19 pandemisi var olan toplumsal eşitsizlikleri görünür kılmakla kalmamış daha da arttırmıştır. Pandemi dönemi toplumsal tabakalaşmanın arttığı, eğitimde sosyal adaletin derinden sarsıldığı bir süreçtir. Katılımcıların eşitsizlikleri içselleştirmesi, sistemi olduğu gibi kabul etmesi sisteminin yeniden üretimine katkı sunmaktadır. Okullar ve öğretmenler arası oluşan bu farklılıkların giderilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kriz dönemlerinde uygulanabilecek planlamaların önceden yapılması, standart uygulamaların yapılabilmesi için denetim mekanizmalarının 3 geliştirilmesi, eğitimde fırsat eşitliğine yönelik adımlar atılması sağlanabilir. Eşitsizliklerin asıl kaynaklarının araştırılması ve öneriler geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapılabilir.